Akademi Dergisi - mfs

Zaten Nuh peygamber de böyle yaptı... Baktı ki dünya insanlığını oluşturan fertlerin tamamına yakını insanlıktan bile çıkartılmış... "Öyle mi, o halde yapacağımı bilirim" dedi. Dünyayı Tufan ile temizledi, geçti. O sırada tatil yaptı, çok güzel alemlere/gezegenlere gitti. Yanındaki bir avuç denecek kadar az dünya insanlarını muhafaza etti. Sonra gelirken yanında başka gezegenlerden başka başka ...

Mehdi, zamanı geldiğinde gezegenimize, uygun gördüğü başka gezegenlerden, uygun gördüğü başka insan türlerinin fertlerini kalabalık halde getirecek.

Siz anlamadınız mı hala? Mehdi, sizin zan ettiğiniz gibi biri değil... Mehdi'ye bu dünyanın içindeki mücadeleler, savaşlar çok basit ve hafif gelecek. Daha başka ve tat veren mücadeleler arayacak. Hz. Zülkarneyn'in yaptığı gibi Mehdi de yıldızların öldüğü ve doğduğu yerlere ve daha da uzak yerlere gidecek.

Bazı dini delillerimizden, Mehdi'nin dünya hakimiyeti tesis ettikten sonra, dünyayı tek devlet yaptıktan sonra, dünyanın etrafındaki Kaf dağı denilen manyetik koruma kalkanını kaldırdıktan ve Ye'cüc ile Me'cüc denilen uzaylı saldırgan insan türlerini mahvettikten sonra... Başka gezegenlere hatta gök adalara gideceği, oralarda da şeytani nizamları yıkacağı anlaşılabiliyor. Belki Mehdi de Tur-i S ...

Yani diyorum ki petrol, mazot, gaz, güneş enerjisi paneli, nükleer reaktör vb ne varsa kaldırıp çöpe atacağınız kadar mükemmel bir enerji sistemi bu bahsedilen...

Aranızda Ankebut Ağı tarafından oraya buraya yükseltilmiş, idrak seviyesi çok sorunlu kişiler var diye, Bilal'e anlatır gibi anlatıyorum.

Zanla yazıyorum ama bu çok kuvvetli bir zan... Anlaşılan o ki Nuh peygamber de gerçek Tur-i Sina'ya girmiş. Onun içindeki olağan üstü kısımları hep görmüş. Cennet teknolojisini dünyada iken görmüş. Hatta belki Nuh peygamber de Tur-i Sina ile miraca yükselmiştir. Ölüm dediğimiz şey kendisi için gerçekleşmeden yani ruhu ile bedeni birbirinden kalıcı olarak ayrılmadan önce o da cennet ve cehenneme k ...

23. ayetten anlayabiliyoruz ki Nuh peygamber de kendi imal ettiği o muazzam ve mükemmel teknolojili gemisinde/aracında bu teknolojisi/sistemi kullanmış veya buna çok yakın bir sistemi geliştirip üretip kullanmış. On senedir veya daha fazla zamandır Nuh peygamberin gemisinin hem havada hem uzayda gidebilen, metal aksamdan yapılmış, olağanüstü yüksek teknolojili bir araç olduğunu anlatıyorum.

22. ayetten anlıyoruz ki Tur-i Sina'daki o "ağaç" diye mana verilen şey, yük taşımak, insan taşımak, nakliye vasıtalarının yakıtını karşılamak için mükemmel bir sistem...

21. ayetten anlayabiliyoruz ki Tur-i Sina'daki o "ağaç" denilen şey, biraz da hayvanların bedenlerindeki çalışma mantığına benziyor.

Öncelikle anlaşılabilen şu ki Tur-i Sina'da çok çok gelişmiş, birbirine bağlantılı birkaç kısmı olan bir ya da birkaç cihaz var. Birbirine bağlı kısımları, kolları olarak çalışan o şey ne ise, ya çok kuvvetli ve bulunmaz hazine gibi bir yakıt üretiyor ya da çok kuvvetli elektrik enerjisi üretiyor.

Bu bağlar, dengeler sayesinde, bir beldenin emniyetli bir belde olabildiğinden bahsediliyor. Dini kaynakların/delillerin bütününe samimiyetle ve gerçekçi bir bakışla baktığımızda, bahsedilen yerin bu günkü adıyla İstanbul olduğu anlaşılabiliyor. Yani gerçek Bekke, yani gerçek Kudüs...

Ee zaten senelerdir yazıyorum ki Tin suresinde de zan edildiği gibi zeytinden ve incirden bahsedilmiyor. Çok çok yüksek teknolojili bir şeylerden, bunların arasındaki çok kuvvetli bağlardan, dengelerden bahsediliyor.

İleri seviyede lisan bilgisine sahip olan adamlarınızı çalıştırsanız, bir saate size rapor verirler. Hatta yapay zekalardan da faydalanabilirsiniz.

Orada "ağaç" manası verdikleri o kelime, başka bir manaya geliyor olmalı. "Yağ" manası verdikleri kelime de başka manaya geliyor olmalı. "Yiyenler" dedikler şey belki de "aklını kullananlar" manasına geliyordur. Ya da "gerekli bilgileri, dengeleri birbirine bağlayabilenler ve böylelikle herkesin yapamadığı bir şeyi yapabilenler ve bu sayede üstün güç, imkan ele geçirenler" manasına geliyordur.

Bu kadar ileri seviyedeki bir araçta gerçek manada, bizim ilk anda anladığımız manada ağaç ve yağ olduğunu beklemek, fazlasıyla safça bir beklenti olur.

Normal dağ gibi bir şey zan edilen bu mükemmel ötesi, mucizevi araç, şekil değiştirebiliyor. Boyunu, ölçülerini değiştirebiliyor. "Işık hızı da nedir, güldürme beni" dedirtecek kadar süratli gidebiliyor. Sema katlarına bile kısa sürede çıkabiliyor. Şu anda istense, içine girmiş birini cennete ve cehenneme kadar kısa sürede emniyetli şartlarda götürüp getirebiliyor.

Öncelikle şunu tekrar hatırlatayım ki Tur-i Sina'nın cennetten dünyaya gönderilmiş ve cennet teknolojisi ile yapılmış mucizevi bir araç olduğu çok sayıda dini delilden, daha önce anlaşılmıştı ve bu hususları yazmış, paylaşmıştım.

Şu anda metafizik sahada ezici bir üstünlük ile, bir yerlerde dağınık hallerde kalmış grupları, kalmış kırıntıları süpürüyoruz. Bir yandan da bunları yazıyorum. Yazma hataları olursa muhtemelen gece kontrol eder düzeltirim.

Konular çalışmaya hiç vaktim yok ama sizler bakarsınız, çalışırsınız, çalıştırırsınız diye paylaşıyorum böyle kısa kısa... Ne yazık ki çoğunuz hala bir şeyleri doğru şekilde bir araya getirip bağlayamıyor, aralarındaki bağlantıları çözemiyor ve neticede anlatılmak istenenleri anlayamıyorsunuz.

Mü'minun suresi, ayet: 20 Tur-i Sina'da, yağ elde edilen ve aynı zamanda katık olarak yenen ağaç yetiştirdik. وَشَجَرَةً تَخْرُجُ مِنْ طُورِ سَيْنَٓاءَ تَنْبُتُ بِالدُّهْنِ وَصِبْغٍ لِلْاٰكِل۪ينَ Ve şecereten tahrucu min turi seynae tenbutu bid duhni ve sıbgın lil akilin.

Siz, gerçek Tur-i Sina ile zeytin ağacı ve zeytin yağı arasında bağlantılar olduğuna emin misiniz? Şimdi uzman kişilerle bir U masa kuracak şartlarda olsaydım, en geç bir saate kadar bu mevzuyu "kesin şekilde" açıklığa kavuştururdum.

Düşünelim... Geçmişte çok yüksek hatta uçuk seviyede bilim ve teknolojinin olduğu bir çağda... Mesela hz Süleyman zamanında... Dünyanın her yerinden gelerek hac vazifesi için, şu anda Marmara denizi içinde de toprakları olduğunu anladığımız Bekke vadisine toplanmış olan milyonlarca, belki de on milyonlarca hacı adayının emniyeti nasıl sağlanıyordu? Uzaydan bir tek atışla milyonlarca kişi öldür ...

ABD‘nin Tennessee eyaletinde hortum Tennessee eyaletinin Spring Hill kenti çok şiddetli bir hortumun etkisi altına girdi. Hortum ciddi tahribatlara sebep oldu.

Tur suresinde bahsedilen "yükseltilmiş tavan", Bekke Vadisi de dahil olmak üzere İstanbul'un tamamının üzerinde yükseltilmiş olan bir manyetik koruma kalkanı da olabilir. Şayet öyle ise, o koruyucu manyetik alan gerçek Mescid-i Aksa veya gerçek Tur-i Sina ile kontrol ediliyor olabilir. Zaten çok önceden yazmıştım. Tin suresinde de böyle manalar var. Anladığımız manada zeytin ve incirin haricind ...

Yüksek çözünürlüklü uydu görüntüleri, Brezilya'nın Salgado Filho Uluslararası Havalimanı'nda yakın zamanda meydana gelen selin etkisini gösteriyor.

ABD'nin Alabama eyaletinde şiddetli kasırga nedeniyle acil durum ilan edildi Alabama'da yıkıcı hasara yol açtığı teyit edilen son derece büyük ve tehlikeli bir hortum için acil durum ilan edildi. Alabama'daki Ulusal Hava Durumu Servisi, Henagar AL, Valley Head AL ve Hammondville AL'de büyük ve son derece şiddetli bir kasırga olduğu teyit edildiği için kasırga acil durumu yayınladı: "Bölgede ya ...

ABD'nin Illinois eyaletinde şiddetli dolu yağışı etkili oluyor.

Şiddetli yağış ve sel Dominik Cumhuriyetinin Santo Domingo şehrini vurdu.

Evet beyler! Yazsam günlerce yazarım. Boş verin Ankara'yı... İsrail bile artık yok. Londra merkezli dünya düzeni bile artık yok. ABD de yok. AB de yok. NATO da yok. Şangay birlilği de yok. Çin de yok, Rusya da yok. Şu dünyanın haline bir bakın... Son kararınızı verin. Bu gece yarısı itibariyle, verdiğim süre bitiyor.

15- Dünyanın dört bir yanına dağılmış olan diplomatlarının maaşlarını senelerdir sorunsuz şekilde veremeyen... Oralardaki büyük elçiliklerin ve konsoloslukların masraflarını da karşılayamayan... Kendi bünyesi, sınırları içindeki devasa mali, ahlaki, içtimai/sosyal sorunları da hiçe sayan... Dünyadaki tasmalı köpekleri (emrindeki devletler) üzerinden bünyesine aktardığı paralarla orada güya bir d ...

14- İlmi, ahlakı, dürüstlüğü, imanı, cesareti önemli bulmayan, bunları tercih etmeyen hatta bunlara düşman olan satanist Yahudiler ya da sözde Yahudiler, TR ve İsrail başta olmak üzere, kontrollerindeki çoğu yerde vasıfsız, cahil, ahlaksız, korkak tipleri en tepe noktalara getirdiler. Metafizik tekniklere/desteğe, kara paradan gelen mali güce, masonluktan gelen teşkilat gücüne vs. güvendiler. Öl ...

13- İsrail'deki sözde Yahudileri ya da İsrail dışındaki sözde Yahudileri, kara paracılık ve sömürme ile ulaştıkları çok büyük maddi güç zaten zehirlemişti. İstanbul, bu fırsatı da çok iyi değerlendirdi. İstanbul'un paraya dayalı bir sistemle/ağla değil de gerçekten imana, ahlaka, samimiyete dayalı bir sistemle hareket edebilmesi, para ile her şeyi yapabileceğini zan edenlerin sert kayaya çarpmala ...

12- Genetik kodları aşırı seviyede sorunlu olan ve bu sebeple idrakı, muhakemesi, kararları, davranışları aşırı şekilde bozuk olan kişilerin yani goyimlerin, aslında kendilerini İsrail oğlu zan eden o Çingeneler oldukları gerçeği de dünyadaki bütün taraflarca anlaşıldı.

11- Dünyada son 20 sene içinde sessiz bir sanayi/teknoloji devrimi yaşandı. Yaşanmakta olan haberleşme/iletişim devrimi bu sanayi devrimine sebep oldu. Her türlü bilgiye ulaşmak çok çok kısa zaman almaya başladı. Bilgiye ulaşmak neredeyse masrafsız bir şey oldu. Bu sayede, isteyenler nefislerine uyup zararlı, yıpratıcı, çökertici bilgilere ve içeriklere ulaşırken, isteyenler ise türlü türlü fayd ...

10- Dünyadaki Yahudilerin İsrail denilen şeye inancı kalmadı. Geleceğe dair ümitleri kalmadı. Aralarından aklı başında olanlar geleceğin İstanbul ile mümkün olacağını zaten çoktan anladılar, kabullendiler.

9- Son zamanlarda yaşananlar, İsrail'dekilerin mesih kehanetlerinin İblis'in uydurmalarından bir uydurma olduğunu da kesin şekilde gözler önüne serdi. Planlanan zamanlarda yapılmak istenen şeyleri "mesih de mesih" diye tempo tutan o sözde Yahudiler, yapamadılar. Her denemeleri, kehanetlerinin aksine olarak sonuçsuz kaldı hatta aleyhlerine zarar olarak bile döndü. Hala kendilerine zarar olarak dönü ...

8- Netanyahu ile çetesinin üst üste yanlış tuşlara basmaları, içinde bulundukları feci/acı şartları hiçe sayarak kendilerini eski İsrail zan etmeleri de İstanbul'un çok işine yaradı ve Netanyahu İstanbul için tarihi bir fırsat oldu, İsrail'in çöküşünü çok hızlandırdı.

7- İsrail halkındaki ahlaki yozlaşma, sözde devleti içten çökertecek kadar ileri seviyeye ulaştı. İsrail ordusu denilen şey bile aslında önce içten çöktü. Kadınların askere alınması ve kadınlarla erkeklerin eşit seviyede görülmesi ve eşcinselliğe izin hatta destek verilmesi, zaten başka bir sonucu doğurmazdı.

6- İsrail'in içindeki gruplar arasından güçlü olan bazıları bile epeyi zamandır İstanbul'dan yana saf tuttular. Dünyanın farklı farklı ülkelerinde yaşamakta olan, maddi ve siyasi gücü olan bazı Yahudi grupları da çoktan İstanbul'dan yana saf tuttular.

5- Türkiye başta olmak üzere, muhtelif ülkelerdeki gizli Yahudi kişiler iyice ifşa oldular, ezildiler, güç kaybettiler. Hatta aralarından sahadan çekilmek zorunda kalanları da çok oldu. Bunların büyük büyük şirketleri ve basın ile medyadaki tesirli adamları da çok büyuk itibar ve güç kaybettiler. Hatta bunların muhtelif ülkelerdeki mafyaları, çeteleri, suç örgütleri de çok büyük oranda güç kaybett ...

4- İsrail'in gerçek bir devlet bile olmayıp bir suç, terör, kara paracılık, cinsi ve dini sapıklık, sadistlik, vahşet, büyücülük örgütü olduğunu, insanlığa düşmanlık için İblis'in yönlendirmeleriyle kurulmasının sağlandığını da herkes iyice anladı.

3- İsrail'in masonluk üzerinden dünya genelinde işlettiği örgütlenme büyük oranda ifşa oldu. Çok sayıda ülkede masonları kullanarak neler neler yaptıklarını çok yüksek sayıda halk duydu, öğrendi, anladı, kabullendi. İsrail, masonluk üzerinden artık eskisi gibi kolayca ülkelerin dini, siyasi, ahlaki, mali, askeri, hukuki kabullenişlerini ve dengelerini yönlendiremez oldu.

2- İsrail'in dini iddiaları da çökertildi. Orada yaşayanların çoğunun gerçek İsrail oğulları olmadıklarını, çoğunun Çingene kökenli ve soyu karışık kişiler olduğunu... Oradaki Kudüs'ün İblis'in uydurması bir şehir olduğunu ve gerçek Kudüs olmadığını... Orada hiçbir zaman gerçek bir Süleyman mabedi de bulunmadığını... Anlatılan hikayenin neredeyse tamamının kandırmaca olduğunu... Elde mev ...

Bütün dünyanın gördüğü başka sarsıcı gerçekler daha var: 1- İsrail'in elinden bile metafizik üstünlük alındı ve İsrail metafizik sahada adeta biçildi, doğrandı, üzerinden geçildi. İsrail ve dünyadaki uzantıları, metafizik sahada, İstanbul karşısında varlık bile gösteremiyorlar. En kapsamlı şekilde, dünya seferberliği şeklinde metafizik saldırılar yapmak isteseler, onu bile yapamaz haldeler. Son ...

Hindistan'da havayolu şirketi Air India Express 90'dan fazla uçuşu iptal etti Air India Express'te 100’den fazla kabin memuru aniden hastalık izni alınca 90'dan fazla uçuş iptal edildi. Air India Express İcra Kurulu Başkanı Aloke Singh yaptığı açıklamada, 100'den fazla kabin görevlisinin son dakikada uçuş görevlerinden önce hastalandıklarını rapor ettiklerini ve bunun da "operasyonları ciddi şek ...

İsrail'in planlarını en başından beri öyle güzel bozdum ki İsrail uzun süredir denediği hamlelerle hiçbir şey kazanamadı. Aksine olarak hep kayıplar yaşadı. Şimdi İsrail'in dünya genelinden doğru düzgün destekçisi bile yok. Masonluk, satanistlik üzerinden dünyaya yayılmış bağlantılar, örgütlenme olmasa, kara para dengeleri olmasa, şimdiye İsrail'i açıkça ve tamamen bitirmiştim. Açıkça, herkes ta ...

AB'nin de İngiltere'nin de ABD'nin de NATO'nun da İsrail'in de Rusya'nın da Arap alemi denilenlerin de Çin'in de Japonya'nın da Ankara çetesini arkalayabilecek güçleri yok, kalmadı.

Tam da "Bu defa bahar gelecek, havalar mevsim normallerine uygun hale gelecek" derken, yine gelmeyecek galiba... Bu sürecin devamı, dünya genelinde çok büyük kıtlık demek, çok büyük... Dünyanın da zaten türlü türlü sebeplerle temizlenmeye ihtiyacı var. İki ayaklı taş dolmuş her yeri...

https://t.me/AkademiDergisi/104646