Akademi Dergisi - mfs
902 •
@AkademiDergisi
Mehmet Fahri Sertkaya - Süleymanlılar Cemaati - Ankebut Operasyonu - mfs
Akademi Dergisi - mfs
161
Osmanlı'nın "Müslümanlığı seçmiş Rumların devleti" olduğunu ve gerçek Türklerin asker ve amele olarak kullanıldığını iddia eden tarihçiler nelere dayanıyorlar?
Akademi Dergisi - mfs
161
Sultan İkinci Mehmed yani sahte Fatih olan Mehmed, neden bastırdığı paranın üzerine "Bizans imparatoru" yazdırdı?
Kendini neden Bizans imparatoru olarak görüyordu? Kendi soyunu kimlere, nereye bağlıyordu?
Akademi Dergisi - mfs
159
"İtalyan" denilen millet, müstakil bir ırk mı?
Onlar arasındaki Çingenelik oranı neden gereğince konuşulmuyor? Roma'da Çingene oranı yüzde kaç? bu güne kadar kaç Çingene papa oldu?
Akademi Dergisi - mfs
162
Aranızda "Rum" denilenlerin atasını bilenler var mı? Rumlar nereden/kimden türediler?
Rum/Yunan denilen topluluk, bir miletin kodlarına Çingenelik yoğun olarak karıştıktan sonra mı oluştu?
Akademi Dergisi - mfs
163
Bu nedenle de Soyadı Kanunu çıkınca, bu Ermeni/Çingeneler soyadlarında bol bol şu kelimeleri de kullandılar/yazdılar:
- demir
- çevik
- çelik
- polat
- taş
- demirtaş
- boztaş
- taşkaya
- akkaya
- kaya
- kayaoğlu
- kayaer
- erkaya
- çeliköz
- çeliker
- demirel
- demirer
- demiral
- demirağ
- demiray
- demirbaş
- demirbay
- demirci
- demircioğlu
- demirdağ
- demirgül
- demirgüç
- demirgöz
- demirh ...
Akademi Dergisi - mfs
164
📎 Geleneksel Çingene meslekleri demircilik, nalbantlık, bakırcılık, kalaycılık, sepetçilik, elekçilik, altın arayıcılığı, seyislik, şifacılık, falcılık, ayı oynatıcılığı, akrobatlık, müzisyenlik, çengilik, bohçacılık, gemi yapımcılığı, oymacılık, madencilik, kâhinlik ve dilencilik şeklinde sıralanabilir. Osmanlı tahrir kayıtlarında geçen Çingene mesleklerinden bazıları şunlardır: Cüllâh (dokumacı ...
Akademi Dergisi - mfs
157
Kasımpaşa Çingeneleri...
İstanbul'un sahte fethinden sonra da şehre Çingene doldurulması
📎 Çingeneler’in İstanbul’un fethinden sonra şehre gelerek önce Galata surları dışında Kasımpaşa’da Çürüklük denilen yere iskân edildikleri, daha sonra Ayvansaray, Sulukule, Sultan mahallesi ve Üsküdar’da Selâmsız mahallesine toplu halde yerleştikleri anlaşılmaktadır.
1477’de yapılan nüfus sayımına göre İst ...
Akademi Dergisi - mfs
165
📎 Müzik ve eğlence hayatına yönelik faaliyetler Çingeneler’in vazgeçilmez bir parçası olarak sürmektedir. Bu kavim üzerine araştırma yapan bilim adamlarının genel kanaati hiçbir etnik grubun bu kadar müziğe düşkün olmadığı yönündedir. Çingenece kuzeybatı Hint-Ârî dillerinin bir kolu olan Sâmî dil grubuna mensuptur. Ana öbekten V. yüzyıla doğru ayrılmış ve Çingeneler’in göçleri sonucunda birkaç ko ...
Akademi Dergisi - mfs
166
İblis onları her yere sürdü, dağıttı
📎 Çingeneler’in V. yüzyıldan itibaren Hindistan’dan kopmaya başladıkları tahmin edilmektedir. Hindistan’a hükmedenler Çingeneler’i yerleşik olmaya zorlayınca onların gezginci yaşamlarını sürdürebilmek için batıya göç ettikleri belirtilir. Öte yandan Taberî’de geçen bir kayıtta Çingeneler’in Hz. Nûh’un oğlu Yâfes’in neslinden türediği ve anayurtlarının Sind ve ...
Akademi Dergisi - mfs
167
Onlara "roman" demek mümkün değil.
📎 Çingene isminin menşei hakkında birtakım menkıbeler bulunmaktaysa da bunların nasıl, hangi kaynaktan beslendiği bilinmediği gibi çoğu muhayyel, uydurma rivayetlere dayanır. Son zamanlarda Türkiye’de bunun yerine kullanılan roman kelimesi hem etimolojik hem bilimsel açıdan çingene veya kıptî tabirinin yerini tutmamaktadır.
Akademi Dergisi - mfs
159
📎 Bizans Çingeneleri üzerine yapılan bir çalışmada Türkçe’de çingene, İtalyanca’da zingari, Fransızca’da tsiganes ve Almanca’da Zigeuner kelimelerinin hepsinin “adsincani”den geldiği ileri sürülmüştür. Muhtemelen “athinganoi” kavramından “atsinganos” (Yunanca), “acigan” (Bulgarca), “cygan” (Lehçe), “cigani” (Slovakça), “zingari” (İtalyanca), “tsiganes” (Fransızca), “Zigeuner” (Almanca), “cingarus ...
Akademi Dergisi - mfs
161
Gurbet oğulları
📎 Bazı bölgelerde aslında tasavvufî bir anlam taşıyan “abdal” ile eş anlamlı olarak da kullanılmıştır. İç Anadolu bölgesinde müzik, dans gibi meşguliyetleri sebebiyle abdallara Çingene isnadı da yapılmıştır. Bunun yanı sıra tarihî kayıtlarda “gurbetçi”, “gurbet taifesi”, “arap” (siyahî renk anlamıyla) gibi tabirlerin Çingene topluluklarını da içine aldığına işaret edilmiştir. Çin ...
Akademi Dergisi - mfs
158
📎 19. yüzyılın sonuna kadar Çingeneler’in Mısırlı olduğu kabul edilerek Batı dilinde “kıptî” (aigyptos, agyptus = “Mısırlı”) anlamına gelen gypsies, egyptian ve gitano gibi isimlerle anılmışlarsa da yaklaşık iki asırdan beri devam eden dil çalışmaları neticesinde onların Hindistan kökenli bir kavimden geldiği fikri ağırlık kazanmaya başlamıştır. Türkiye’de “çingene” ya da -bu kelimenin aşağılayıc ...
Akademi Dergisi - mfs
162
📎 Bunlara Türkiye’de halk arasında pırpırı, karaoğlan, Araplar arasında ğacer (Gacî), Zut ve sayâbice, Finlandiya’da mustaläinen (kara), Macaristan’da faraonépe (Firavun kavmi, Firavun oğulları), Yunanistan’da zapari, Doğu Ermenileri arasında boşa denmekte, fakat Çingeneler kendilerini rom/romany (insan), bazan da kalo (kara) diye nitelemektedir
Akademi Dergisi - mfs
162
Çingeneler (Firavun oğulları)
📎 Avrupa’nın çeşitli yerlerinde, İran, Belûcistan gibi Asya memleketlerinde, Mısır, Kuzey Afrika ve Amerika’da yaşayan, fizikî görünümleri ve mizaçları, yaşam tarzları ve dilleriyle diğer milletlerden ayrılan gezici bir topluluktur. Türkiye’de Çingene adıyla bilinen bu topluluk farklı şekillerde de adlandırılmıştır. Çingene kelimesinin kökeni hakkında kesin bir bilg ...
Akademi Dergisi - mfs
157
Onların tarihte kaldığını zan etmeyin...
Onlar, dünyanın farklı yerlerinde farklı farklı isimlerle anılan o Çingeneler, Londra merkezli dünya düzeni kapsamında bütün ülkelerde en üst konumlara getirildiler.
Bu Çingeneler, dünya genelinde teşkilatlı şekilde faaliyet gösterme imkanını bulabildikleri için bu dünya, bilinen tarihte hiç görülmediği kadar kapkara bir halde...
Bu dünyada onlarca ülke ...
Akademi Dergisi - mfs
157
📎 Bir kısım bedevîler, kervanları yağmalama, hac ve umre için Hicaz’a giden yolcuları öldürüp soyma gibi sahip oldukları birçok kötü alışkanlıkları İslâm dininin yasaklamasına rağmen muhafaza etmişlerdir.
Akademi Dergisi - mfs
158
Hariciler de Çingeneler...
📎 Hz. Ali’yi tekfir ederek (dinden çıktı diyek, kafir ilan ederek) ona karşı isyan eden ilk Hâricîler’in de bazı bedevîler olduğu bilinmektedir.
Bunlar bedevî karakterini daima koruyarak din ve siyaset alanlarında bedevîliğin açık izlerini taşıyan görüşler ve davranışlar sergilediler. İslâm’ı ve Kur’an’ı bedevî kültürü sınırları içerisinde anlayıp yorumladılar. Hali ...
Akademi Dergisi - mfs
158
📎 Bedevilerin bir kısmı Hz. Peygamber’in vefatını fırsat bilerek zekât vermeyi reddetti; bir kısmı da aralarından çıkan yalancı peygamberlere (mütenebbî) uydu. Hz. Ebû Bekir’in dirayetiyle bu isyanlar bastırıldı. Ancak gerek irtidad savaşları sırasında gerekse ilk İslâm fetihleri esnasında orduların hep ön saflarında yer alan bedevîler, düşmanın sayı ve silâh gücü bakımından üstün olduğunu görünc ...
Akademi Dergisi - mfs
159
Fırsatını buldukları gibi, açıkça İslam karşıtı oldular.
📎 Bazı bedevî zümreler Hz. Peygamber’in vefatından hemen sonra isyan ettiler. Kanun ve nizam tanımayan, kendilerine hükmedenlere karşı kin duyan, alıştığı şeylere düşkün olan, sosyal açıdan terbiye edilmeyen bu kimseler İslâmiyet’in kendilerine yüklediği bazı vazifeleri yadırgadılar. Zekât verilmesi, suçun ferdîliği, intikam almanın ve ka ...
Akademi Dergisi - mfs
161
Kafaları çok başka çalışıyor
Mantık, muhakeme, aransa belki nadiren bulunur. Genellikle onların davranışlarını, merhametsizliklerini, kararlarını, akıl ve mantık ile ölçebilmek, değerlendirebilmek mümkün değil.
📎 Bir başka defa kendisine beytülmâlden yardım edilmesini arzu eden bedevînin Hz. Peygamber’in ridâsını sert bir şekilde çektikten sonra isteğini söylediği bilinmektedir (Buhârî, “Ḫumus ...
Akademi Dergisi - mfs
161
📎 Hz. Peygamber bedevîlerin (Arap zan edilen çöl Çingenelerinin) sert, katı yürekli ve kibirli olduklarını çeşitli hadislerinde dile getirmiştir (meselâ bk. Buhârî, “Menâḳıb”, 1, “Meġāzî”, 74; Müslim, “Îmân”, 81, 85-87, 89, 91).
Zira onlar bu haşin tavırlarını birçok defa Resûlullah’a karşı bile sergilemekten geri durmamışlardır. Huneyn Gazvesi’nde ele geçirilen ganimetlerin Ci‘râne’de taksimi ...
Akademi Dergisi - mfs
161
📎 Kur’ân-ı Kerîm’de bazı bedevîlerin gerçek anlamda iman etmedikleri anlatılmaktadır. Esedoğulları’ndan bir topluluk bir kıtlık yılında Medine’ye gelip Hz. Peygamber’e müslüman olduklarını söyleyerek zekât istediler. Bunun üzerine menfaatlerine düşkün olan bedevîlerin gerçekten iman etmediklerini, zekât alabilmek için müslüman olmuş göründüklerini ortaya koyan şu âyet nâzil oldu: “Bedevîler ‘inan ...
Akademi Dergisi - mfs
161
📎 Aynı zümre için başka bir âyette, onların Allah yolunda cihada davet edilerek imtihan edilecekleri ve âkıbetlerini bu imtihanın tayin edeceği şu şekilde beyan edilmektedir: “Bedevîlerden geri kalmış olanlara de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya veya savaşmadan onların müslüman olmalarını sağlamaya çağrılacaksınız. Eğer itaat ederseniz Allah size güzel bir mükâfat verir. Fak ...
Akademi Dergisi - mfs
159
📎 Hicretin 6. yılında (628) umre için Mekke’ye hareket eden Hz. Peygamber Cüheyne, Müzeyne, Gıfâr, Eşca‘ ve Eslem kabilelerine mensup bazı bedevîlere haber göndererek kendisiyle birlikte umreye katılmalarını teklif etti. Ancak onlar, Hz. Peygamber ve ashabının Kureyş’in tuzağına düşüp geri dönemeyeceklerini sandıkları için bazı bahaneler ileri sürerek bu daveti reddettiler. Fakat daha sonra gelip ...
Akademi Dergisi - mfs
167
📎 Kur’ân-ı Kerîm Hz. Peygamber’in çağdaşı olan bedevîleri açık bir şekilde tenkit etmiş, onların büyük bir çoğunluğunun takındığı menfi/olumsuz tavırları gözler önüne sermiştir. Hendek Savaşı’nda müslümanlara karşı Kureyş ile birleşen bedevîlerin savaşla ilgili gelişmeleri uzaktan takip edip çok defa savaşa katılmamayı düşündüklerini ortaya koymuştur (el-Ahzâb 33/20).
Akademi Dergisi - mfs
163
Ataç (📎) işareti koyduğum paylaşımlar muhtelif kaynaklardan alıntıdır. Bana ait cümleler değildir.
Akademi Dergisi - mfs
161
Üstüne bu kadar zaman geçti, davranışları değişmedi.
AKPKK'den, CHPKK'den tutun da sol parti denilenlere kadar, hatta MHPKK, sözde İYİ parti ve Zafer Partisine kadar hepsi Çingene kişilerle dolu... Onlar arasında kendilerini Yahudi zan edenleri de Ermeni zan edenleri de Rum zan edenleri de Ezidi zan edenleri de Acem ve hatta Azeri kökenli zan edenleri de hep Çingene...
Bunlar, azı gerçek ama ço ...
Akademi Dergisi - mfs
160
Klasik Çingene hayat tarzı... Çok bilinen Çingene hırsızlığı ve eşkıyalığı...
📎 Bedevî kabileleri arasında rekabet eksik olmazdı. Bu rekabet yüzünden birbirlerine sık sık baskın düzenlerlerdi. Hayatî ihtiyaçlarını elde etmek üzere komşu şehir ve köylere veya kervanlara baskın yaptıkları da olurdu.
Çöldeki iktisadî ve içtimaî şartların sebep olduğu bu baskın ve savaşların bedevîlerin hayatı üz ...
Akademi Dergisi - mfs
157
📎 Bedevîlerin temel besin maddesi, vahalarda elde edilen hurma ile süttür. Sütten yağ ve bir nevi peynir yapar, sonra da su ile karıştırarak yerlerdi. Et ancak misafir şerefine ve şenlik günlerinde hayvan kesildiğinde yenilirdi. Av hayvanları da onlar için önemli bir besin kaynağıdır. Bedevîler avlanmaya çok düşkündürler. Av hayvanları arasında dağ keçisi, yaban sığırı, ceylan, yaban eşeği, tavşa ...
Akademi Dergisi - mfs
153
📎 Bedevîlerin (Çöl Çingenelerinin) çok çabuk çoğalmaları da onların sık sık yer değiştirmelerine sebep olan faktörlerden biridir.
Şartlar uygun olduğu takdirde küçük bir aile, çok kısa denilebilecek bir süre içerisinde kalabalık bir kabile haline gelebilir. Bu durumda komşu kabilelerin bulundukları yerlerden çıkarılmaları veya kendiliklerinden göç etmeleri kaçınılmaz olur.
Bedevîler çoğunlukl ...
Akademi Dergisi - mfs
157
📎 Fıkıh âlimleri cehaletleri, sünnet ve âdâba yabancılıkları sebebiyle namazda a‘râbîye uymanın mekruh olduğunu söylemişlerdir.
Akademi Dergisi - mfs
157
📎 A‘râb kelimesinin Kur’ân-ı Kerîm’de pek çok yerdeki kullanılışının zihinlerde bıraktığı imaj cahil, görgüsüz, katı ve inatçı insan tipidir.
Medenî/şehirli ve içtimaî/sosyal hayatın gereklerinden habersiz, usul ve nizam tanımayan tutum ve davranış sahiplerini ifade eden bu kelime, genel olarak Allah ve resulünün hoşnut kalmadığı kişi ve toplumlara alem olmuştur.
İlgili âyetlerden anlaşıldığı ...
Akademi Dergisi - mfs
150
A'rablar (Çöl Çingeneleri) Arablar gibi asker yapılmıyordu
📎 Mekke’nin fethinden önce, Medine’ye hicret etmenin farz olduğu ilk dönemlerde muhacirler savaşa katılmasalar bile zekât, ganimet ve feyden pay alıyorlardı. Çölde yaşayan bedevîler ise ancak savaşa katıldıkları zaman ganimete hak kazanırlardı. Ayrıca cihad ve umumi seferberlik halinde muhacirler savaşa katılmakla mükelleftiler; bunlar y ...
Akademi Dergisi - mfs
157
Diğer kabullenişe ve sınıflandırmaya göre ise, soyu/kökü belli olanlara gerçek Arap deniyor. Çölde yaşayan ve büyük çoğunluğu Çingene olan bedevilere ise a'rab deniyor. Kur'an ayetlerinde de ayrıştırma/sınıflandırma ve isimlendirme bu şekilde...
Nereden bakılacağına, nasıl sınıflandırma ve isimlendirme yapılacağına bağlı... İsinlendirme, sınıflandırma tarzı farklılık gösterebiliyor ama kesin olan ...
Akademi Dergisi - mfs
153
📎 Arab kelimesi bir ırkın ismi olmakla beraber bu ırkın köy ve şehirlerde yaşayanlarına arab, çölde (bâdiye) yaşayanlarına ise a‘râb (bedevî) denir.
Akademi Dergisi - mfs
155
Yıllardır bu gerçeği anlatmaya çabalıyorum. Bu kaynağa az önce ulaştım.
Hep dediğim gibi, neye hangi açıdan bakacağımıza göre, bir meseyi birden fazla değişik şekillerde yorumlamamız mümkün.
Bu kaynağa/izaha baktığımızda, Arap diye müstakil/ayrıca bir ırk olmadığını, çölde yaşayan bedevi (büyük çoğunluğu çingene) topluluklara genel bir isim olarak Arap denildiğini anlıyoruz.
Ve kesinlik sevi ...
Akademi Dergisi - mfs
158
📎 Sâmî dillerde “çöl” mânasına gelen arab (عرب) kelimesi eski devirlerde aynı zamanda çölde yaşayan kimse yani bedevî için kullanılıyordu. Nitekim Tevrat’ta (İşaya, 21/13; 13/20; Yeremya, 3/2), ayrıca Asur, Bâbil, Yunan ve hatta Câhiliye dönemine ait bazı metin, rivayet, tablet ve kitâbelerde arab kelimesiyle Arap yarımadasında çölde yaşayan bedevî Araplar kastediliyordu. Buna karşılık bir kabile ...
Akademi Dergisi - mfs
157
Yok bunlara hürmet edilecekmiş, yok bunları sevmek iman alametiymiş, ne imiş bunlara söz söylenmeyecekmiş...
Yok öyle şeyler. Yerden yere vuracağız. Her acı gerçeği meydana çıkartacağız, konuşacağız, binlerce yıldır devam eden devasa oyunları bozacağız.
Daha önce yazdım zaten, bunu Türkiye'de de yapacağız. Kim nasıl bir şok yaşayacaksa yaşayacak ve ilgili herkese "Senin kökenin Türk değil. Seni ...
Akademi Dergisi - mfs
154
Biz, İblis'in yalanlarını, tuzaklarını hiç zaman kaybetmeden yıkacağız.
Mekke ve Medine ahalisini yerden yere vuracağız. "Siz kimsiniz? Siz gerçekten Arap mısınız? Şu haliniz nedir? Şu sıfatlarınızdaki karalık/zulmet nedir? Şu davranışlarınızdaki kabalık nedir? Şu üstünüz başınız, şu soklarınız caddeleriniz neden pislik içindedir? Mekke ve Medine gibi şehirlerde şu yaptıklarınız nedir? Şu suçlar ...
Akademi Dergisi - mfs
157
Tevbe suresi, 99. ayet...
"Allah onları rahmetine alacak"
"Arabilerden (Arap zan edilen Çingenelerden) bazısı da Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanır. İnfak ettiğini Allah katında yakınlığa ve Resul'ün selavatına vesile sayar. Gerçekten o, kendileri için yakınlık vesilesidir. Allah, onları rahmetine alacak. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
وَمِنَ الأَعْرَابِ مَن يُؤْمِنُ بِاللّ ...
Akademi Dergisi - mfs
148
Ne oldu şimdi?
Allah onları sevmiyor. Onların akıbetini biliyor ve haber veriyor. Onların başına kötü şeyler gelmesini istiyor. Bunu da biz müslümanlara kitabında açıkça haber veriyor.
Lakin, ince bir adalet çizgisi çiziyor ve onların hepsini bir kefeye koymuyor. Sonraki ayete bakalım...
Akademi Dergisi - mfs
151
"Kötü devirler kendi başlarına gelsin"
Tevbe suresi, 98. ayete bakalım:
"Arabilerden (Araplar arasında yaşayan Çingenelerden) bazısı da yaptığı infakı zarar sayar ve devrin değişmesini ve sizin başınıza kötü devirlerin gelmesini beklerler. Kötü devirler kendi başlarına gelsin. Allah, Her şeyi duyan'dır, Her şeyi bilen'dir."
وَمِنَ الأَعْرَابِ مَن يَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ مَغْرَمًا وَيَتَرَبَّصُ ب ...
Akademi Dergisi - mfs
149
"Kötü devirler kendi başlarına gelsin"
Tevbe suresi, 98. ayete bakalım:
"Arabilerden (Araplar arasında yaşayan Çingenelerden) bazısı da yaptığı infakı zarar sayar ve devrin değişmesini ve sizin başınıza kötü devirlerin gelmesini beklerler. Kötü devirler kendi başlarına gelsin. Allah, Her şeyi duyan'dır, Her şeyi bilen'dir."
وَمِنَ الأَعْرَابِ مَن يَتَّخِذُ مَا يُنفِقُ مَغْرَمًا وَيَتَرَبَّصُ ب ...
Akademi Dergisi - mfs
152
Biz gerçek Türklerin, gerçek Araplarla sorunları yok. Irkçı da değiliz, düşman da değiliz. Nefret de etmiyoruz.
O gerçek Arapların da bu sarsıcı gerçekleri kabullenmeleri ve bu oyunları artık bozmaları gerekiyor. "Siz kimi diyorsunuz? Arap olanlar biziz, sizin o dedikleriniz binlerce senedir Araplar arasında yaşayan ama Arap olmayan, Çingene kökenli olan kişiler. Onların ileri seviyede tıbbi sor ...
Akademi Dergisi - mfs
153
👆👆👆
Ben, acı manzarayı gözler önüne seren şu videoyu paylaştım diye tepkisiz kalamayan ve işine geldiği tarzda konuşan Cübbeli sapık, Ahmet Mahmut Ünlü denilen ve skanalları boyunu çoktan geçmiş olan o pislik herif, istese anlattığım bu hakikatleri bilemez mi, çözemez mi, anlayamaz mı?
Hepsini yapar ama yapmak işine gelmiyor. Çünkü o da Ermeni/Çİngene bir münafık... Bütün sıfatı, vücüt kalıbı ...
Akademi Dergisi - mfs
150
"Mekke ve Medine ahalisi hakkında kötü söz söylenmez" diye biz müslüman Türkler arasında da uydurma şeyler anlatılmış, öğretilmiş bilmem kaç asırdan beri...
Yok böyle şeyler... Bu da İblis'in ve ona çalışan satanist dünya insanlarının yani Ankebut Ağının, en baştan itibaren kurduğu pusulardan biri...
Dünyanın her yerinde, İslam ve müslüman denilince, insan gibi yaşamayı bile beceremeyen Çingene ...
Akademi Dergisi - mfs
143
Peygamberimiz tutup böyle kişilere ilim, hikmet, adalet, edep öğretmeye çabalamamış. Bu kişilerin ilim adamı, hukuk adamı, zanaatkar olmaları için mücadele vermemiş.
Bunların kodlarının, o sahalara/branşlara elverişli olmadığını baştan bilmiş ve bunlara gerektiği gibi muamale etmiş.
"Adam olacaksan al sana davul ve zurna... Oyalan şuralarda ve kimsenin başına bela olma" tarzı bu işte...
Akademi Dergisi - mfs
148
Mevzu çok uzun. Tek tek anlatılması, aktarılması, açıklanması gereken çok sayıda hadis-i şerif var. Bunlardan "kesin şekilde" anlıyoruz ki bazılarının "bedevi" ya da "çöl Arabı" dediği kişilere, peygamberimiz hiç kibarca davranmamış.
Onların nasihattan anlamayacağını baştan bilen bir tarzda, onlara anladıkları kabaca karşılıkları vermiş. Çünkü onlar sadece bundan anlıyorlar.
Misal... Bir gün o ...
Akademi Dergisi - mfs
147
Dünyanın bütün ülkeleri ittifak etseler, ellerindeki en gelişmiş eğitme/öğretme teknolojilerini, cihazlarını ve uzmanları kullanarak, Çingenelik seviyesinde gen sorunları yaşayan bir kişiyi terbiye etmek isteseler, edemezler. Bu, teknik olarak mümkün değil. Çünkü kişinin gen kodları buna uygun değil. O gen kodları o kişide mevcut oldukça, o kişi hiçbir yolla terbiye edilemez. Suçtan, şiddetten, ar ...